Avrupa’daki çiftçiler iflasa sürükleniyor
Yazan Karasaban 22 Ağu, 2012
Mısır ve soya fasulyesi fiyatları bu yaz rekor seviyeye çıktı. Artış yem fiyatlarına yansımaya başlayınca Almanya, İspanya ve Fransa’daki tavuk ve et üreticileri iflas bayrağını çekme riskiyle karşı karşıya geldi.
Tahıl fiyatlarındaki artış Avrupa’daki çiftçileri sıkıntıya sokmaya başladı. Almanya’da Kümes Hayvanları Birliği ZDG, bu yaz tahıl fiyatlarında yaşanan artış nedeniyle ülkede bazı tavuk çiftliklerinin iflasa sürüklenebileceğini ve ülkede tavuk eti fiyatlarında önemli artış yaşanabileceğini bildirdi.
ZDG’nin açıklamasında, “Hayvan yemi fiyatlarında meydana gelen dramatik artış Alman kümes hayvanları sektörünü büyük zorluklarla karşı karşıya bırakıyor. Tavuk yetiştirme maliyetinin önemli bir kısmını yem oluşturduğundan, fiyatlardaki patlama Almanya’daki kümes hayvanları üreticilerini mahvedebilir” uyarısında bulundu. Birliğin verdiği bilgiye göre, yem fiyatları 1990′dan bu yana en yüksek seviyesine çıktı ve soya fasulyesinin fiyatı geçen yılın yüzde 75 üzerinde. ZDG, çiftçilerin yüksek yem maliyetlerini telafi edebilmek için, perakende satış gruplarına tavuk ve hindi etindeki fiyat artışlarını kabil etmeleri çağrısında bulundu. Perakendecilerin bu çağrılara kulak tıkaması halinde, çiftliklerin tavuk üretimlerini kısmak zorunda kalabileceği ve bunun neticesinde gelecek yıl kanatlı hayvan arzında büyük bir sıkıntı yaşanabileceği ifade ediliyor.
ABD’deki kuraklık ve sıcak hava dalgasının Rusya’yı da vurmasıyla mısır ve soya fasulyesi fiyatları bu yaz rekor seviyeye yükseldi. Temmuz ayı sonuna kadarki altı haftalık dönemde dünya piyasalarında mısır ve buğday fiyatları yüzde 50 yükselirken, soya fasulyesinin fiyatı yüzde 20′den fazla arttı. Maliyetlerin et fiyatlarından daha hızlı artması birçok üreticiyi iflasa sürükleyebilir ya da hayvanlarını azaltmaya zorlayabilir. Almanya’daki un üreticileri, artın tahıl fiyatları nedeniyle un ve ekmek fiyatlarında artış meydana gelebileceği uyarısı yaptı.
İspanya ve Fransa’da da sıkıntı var
Almanya’da tavuk üreticileri üzerinde büyük bir baskı oluşurken, Avrupa’nın önde gelen et üreticilerinden İspanya da, yem endüstrisi ithalata bağımlı olduğundan tahıl fiyatlarındaki artışı ağır bir şekilde hissetmeye başladı. Ülkedeki tarım birlikleri, durumun gerçekten endişe verici olduğunu, bazı büyük hayvan çiftliklerinin üretimi azaltarak fiyat artışlarına karşı koymaya çalıştığını fakat küçük çiftliklerin ‘dönüşü olmayan’ bir noktaya geldiğini söylüyor.
Tahıllar; kümes hayvanları, sığır ve domuzların beslenmesinde genel olarak yüzde 50′lik paya sahipken, kanola ve soya fasulyesi gibi yağlı tohumlardan elde edilen proteinin hayvanların beslenmesindeki payı yüzde 25. Geri kalanı ise mineraller ve katkı maddeleri oluşturuyor. Avrupa’daki yem üreticileri girdi maliyetlerini aşağı çekerek çiftçileri ve tüketicileri fiyatlardaki oynaklıktan koruyacak başka yem kombinasyonları yaratmaya çalışıyor. Ancak uzmanlara göre manevra alanları kısıtlı.
Yem fiyatları etten daha hızlı artıyor
Fransa’daki çiftçiler de yem fiyatlarındaki artışın çoktan hayvan üreticilerine yansıdığını belirtiyor. Ülkenin en büyük çiftçi birliği FNSEA’nın Başkan Yardımcısı Christiane Lambert, Reuters’a yaptığı açıklamada, ülkede birkaç ay önce yüzde 60 olan yemin domuz eti üretim maliyetindeki payının dünya piyasalarında tahıl fiyatlarının artmasıyla yüzde 70′e yükseldiğini kaydetti. Lambert, yem fiyatlarının et fiyatlarından daha hızlı artmasıyla bazı işletmelerin kapılarına kilit vurmak zorunda kalabileceğini söyledi.
Küresel finans liderleri önümüzdeki aylarda gıda faturalarındaki artışa hazırlıklı olması çağrısı yapıyor ancak Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası şu an için 2007/2008 dönemine benzer bir gıda krizinin işaretlerini almadığını söylüyor.
Arz şoku yaşanıyor
Dünya Bankası Tarım ve Kırsal Kalkınma Bölüm Başkanı Juergen Voegele, şu an büyük bir kriz beklemediklerini belirterek, “Dünyanın yeteri kadar yiyeceği var. Fakat tabiki hava şartlarının ne yönde değişeceğini tahmin edemeyiz. Eğer olağandışı bir şeyler olursa, kendimizi tekrar zor bir durumun içinde bulabiliriz” dedi. Dünya Bankası ekonomisti Andrew Burns de, yüksek gıda fiyatlarının küresel ekonomideki yavaşlamaya etki etmesini beklemediklerini, bununla birlikte yüksek fiyatların tüketiciler için sıkıntı olabileceğini kaydetti.
IMF’nin araştırma Bölüm Başkanı Thomas Helbling de fiyatlarda şu an yaşanmakta olan çıkışı ‘klasik bir arz şoku’ olarak niteledi. Helbling, arz şokunda fiyatların yükseldiğini fakat rekoltenin normal trendlere dönüş yapması halinde gıda fiyatlarının da gerileyeceğini belirtti.
Türkiye’de kuraklık mağduru çiftçilerin borçları ertelenecek
Türk çiftçilerin afetler nedeniyle zarar gördüğünü vurgulayan Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkanı Şemsi Bayraktar, 51 vilayette kuraklıkta zarar gören çiftçilerin Ziraat Bankası’na ve Tarım Kredi kooperatiflerine olan borçları bir yıl boyunca erteleneceğini söyledi. Hükümetin 3 yıldır devam ettirdiği destekleme primi uygulamasının bu yıl sona erdiğini, ancak girişimleri sonucu destekleme primlerinin bu yılda devam edeceğini söyleyen Bayraktar şöyle devam etti:
“Ziraat Bankası ile tarım kredi borçlarının yapılandırılması ile alakalı girişimlerimiz oldu. Olumlu sonuçlar aldık. Borçların yapılandırılmasıyla alakalı konu kararname aşamasında ve Bakanlar Kurulu’ndan çıkmak üzere, bayramdan sonra açıklanacak. 51 vilayette kuraklıkta zarar gören çiftçilerimizin Ziraat Bankası’na ve Tarım Kredi kooperatiflerine olan borçları bir yıl boyunca ertelenecek. Buğday ve mısırla alakalı olan beklentilerinizi de biliyorum, bu konuyu takip ediyoruz. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanımız ve Maliye Bakanımızla görüştük. 7.5 milyar liralık destekleme bütçesi çiftçilerimize dağıtıldı. Maliye Bakanlığı’ndan bununla alakalı ek bütçe istendi, bakanlık ek bütçeyle alakalı çalışmasını yapıyor. Bayramdan sonra görüşmelerimiz devam edecek, bu ödemeler yapılacak, bunu da merak etmeyin.”
Çiftçilikle uğraşan kadınları da odaya üye yapacaklarına dikkati çeken Bayraktar, “Hanımlarımızla alakalı önemli çalışmalar yapıyoruz, eğitim çalışmalarında katkı veriyoruz. Sosyal güvenlikle alakalı müracaat etmeleri halinde eskiye dönük borçlarının faizsiz şekilde yapılandırılmasını sağladık” diye belirtti.
Destekleme primleri devam edecek
Ramazan ayında gıda ürünleri fiyatlarında spekülasyonlara müsaade etmemek için ellerinden geleni yaptıklarını anlatan Bayraktar, “Yapılan çalışmalar sonucunda ramazan ayında ciddi anlamada fiyat artışları olmadı. Halkımız her türlü gıdaya çok rahat ulaştı” şeklinde konuştu. Hükümetle önemli görüşmeler yaptıklarını kaydeden Bayraktar, “Hükümetin 3 yıldır devam ettirdiği destekleme primi uygulaması bu yıl sona eriyordu. Tarım sektöründe fındık üreticilerimizin beklentisi olan dekar başına 150 lira destekleme priminin devam etmesi konusunu Sayın Başbakanımıza, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanımıza, Hazineden Sorumlu Başbakan Yardımcımıza arz ettik, bu yıl da dekar başına destekleme devam edecek” ifadelerini kullandı.
Kaynak : Dünya – 22 Ağustos 2012
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Teşekkür Ederim.