Gıda Fiyatları ve Vurguncu Şirketler-II



Gıda fiyatları ve vurguncu şirketler-II /Abdullah AYSU

Yazan  20 Ağu, 2012 -Karasaban
Dünyada gıda fiyatları yükseliyor…
Gıda fiyatlarının 2007-2008 döneminde rekor kırması, 30′dan fazla ülkede halk isyanlarına yol açmıştı. Temel gıda maddelerinin 2012 fiyatları 2007-2008 döneminin çok üstünde. Gıda fiyatlarındaki sert yükselişin yeni toplumsal çalkantılara ve siyasi krizlere yol açmasından korkuluyor.
Gıda fiyatlarının yükselmesinde elbette birçok sebep var. Sebep olanlar aynı zamanda kazançlı çıkanlar olduğu biliniyor. Bu garip olduğu kadar kısır bir döngü. Küresel iklim değişikliği iklimi kararsızlaştırdıkça onun neden olduğu verim düşüklüğü fırsatçı, vurguncu şirketlere yarıyor. İklimin kararsızlaşmasındaki ana aktörlerde yine şirketler.
İklimin kararsızlaşması bilindiği üzere hem can hem mal kaybına neden oluyor. Bu yıl küresel iklim değişikliğinin neden olduğu felaketlere Türkiye’den başlayarak birkaç örnek verelim.
Türkiye’de seller hem can, hem de mal kaybına neden oldu. Şimdi de kavurucu sıcaklar ülkeyi kapladı, kasıp kavuruyor.
Çin’de yağmurlar ve fırtınalar tufanlara dönüştü; yüzlerce can aldı.
Avustralya ve bazı Avrupa ülkeleri sele teslimdi, kavrulma sırası Avrupa’da. Türkiye’yi kavuran sıcaklar şimdi Avrupa’da.
Amerika’da son elli yılın en kurak dönemi yaşanıyor.
Amerika’da yaşanan kuraklık, son 50 yılın en yüksek düzeyine ulaştı. Fırsatçılar tarımsal emtia fiyatlarını rekor seviyelere taşıdı. Soya ve mısır fiyatları yüzde 50 oranında arttı, buğday geçmiş kriz dönemini aştı rekora doğru ilerliyor. Uzmanlar dünyanın 2007-2008 benzeri bir gıda krizine sürüklendiğini ifade ediyorlar. Hatırlanacağı üzere son gıda krizi geri bıraktırılmış ülkelerden başlayarak yayılan ve hala dinmeyen büyük toplumsal kalkışmaları tetiklemişti.
Öncelikle şunu belirtelim: Bir milyar insanın açlık sınırında yaşadığı dünyamızda gıda krizi zaten var ve sürekli. Krizler geçmişteki gibi toplumsal çalkantılara, toplumsal çalkantılar da isyana dönüşür mü orasını zaman gösterecek. Bekleyip görelim.
Yaşanan her felaket sonrasında halkımız, dünyanın çivisi çıktı der.
Evet, gerçekten dünyanın çivisi çıktı, daha doğrusu çıkarıldı. Dünyadaki yaşanan felaketler bunun açık kanıtı. İnkâr edilemiyor.
İngiltere Enerji ve İklim Bakanlığı tarafından İngiltere Meteoroloji Ofisi’ne hazırlattırılan raporun Türkiye kısmında, deniz seviyesindeki yükselmenin Akdeniz’de 428 bin, Ege’de 208 bin, Marmara’da 842 bin ve Karadeniz’de 201 bin kişiyi etkileyeceği yazılı.[1] Bu rapor hazırlandığında Gröland’da henüz 125 km’lik buz parçası kopmamıştı. Grölland’da 125 km’lik buz parçası koptu, daha önceki kopan buz parçasının kütlesi ise bilindiği gibi 250 km idi.
Bütün bu olup bitenlerin nedeninin küresel iklim değişikliği halk arasındaki yaygın deyimiyle küresel ısınma olduğu konusunda herkes hem fikir. Ancak küresel iklim değişikliği engellenemiyor. Çünkü küresel iklim değişikliği küresel şirketler için adeta kazanç kapısı.
Küresel şirketler, ürettikleri maddelerin üretim aşamalarında atmosfere sera gazı salıyorlar. Salınan sera gazları küremizi ısıtıyor, iklim değişikliğine neden oluyor. İklimin değişmesiyle birlikte kimi bölgelerde oluşan seller, fırtınalar, tayfunlar can alıyor, tarımsal üretim alanları yerle bir oluyor. Ürünler tahrip oluyor, insan ve hayvan ihtiyacı olan gıdaya erişim güçleşiyor. Dünya Ticaret Örgütü’nün kurulduğu 1994 yılından bu yana temel gıda maddelerinin küresel borsalarda alınıp satılmasıyla bir elin parmakları kadar sayıdaki küresel tarım ve gıda şirketleri gıda fiyatlarını tek başlarına belirliyor. Her felaket sonrasında felaketi bahane ederek gıda fiyatlarını arttıran bu şirketler kasalarını doldururken, gezegenimiz hazin sona biraz daha yaklaşıyor, insanlar gıdaya erişemiyor. Bu kısır döngü kırılamıyor. Vurguncu şirketler engellenemiyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Teşekkür Ederim.